Recent Posts

5 Mayıs 2011 Perşembe

House Felsefesi

Öncelikle yazı 7.sezon 20.bölümden bazı unsurlar içerecektir.Henüz izlemeyip de bunları görmekten , okumaktan rahatsız olacaklar uzak durabilirler.

Bölümle ilgili sevdiğim kısımlarda ekran yakaladım ve burada bunları resim olarak paylaşmak istiyorum. 13 ve replikleri çok iyiydi.

"Neysek oyuz."

House'un son izlediğim bölümünde kahramanlarımızın mutsuzlukarı ön plana geldi yine. İngilizce'de bu durumdakiler için kullanılan kapsamlı bir "miserable" tabiri vardır.Bunu acı ve değersizliği beraberinde getiren mutsuzluk hali diye özetleyebiliriz. Şunu farkettim ki dizi kahramanlarının nükseden bu hali beni fazlasıyla memnun ediyor. Mutsuz insan görmekten zevk aldığım anlamına gelmesin bu aksine bir çokları gibi tersini severim. Ancak böyle olunca her biri hayat üzerine felsefenin derinliklerine dalıyorlar.

Yıllar boyu televizyonlarımız insanımızı yanlış yönlendirdi. Yönlendirdi diyorum çünkü hiçbirimiz bu etkiyi görmezden gelemez. Annelerimiz-babalarımızdan beri karşısına oturduğumuz dizinin,filmin ortasında onların ne sorunsuz bir hayat yaşadıklarını gördük. Çizilen pembe "çiçekli böcekli" tablolar birçok yönde hayatımıza işledi. O gördüklerinde aradığı mutlu hali bulamayıp intihar edenler, geleceğini mahvedenler , kendine gösterilen "aşk" diye tanımlanmış ilişkileri bulamayıp beyni su kaynatanlar...Şimdilerde de Araplar tarafından takip ediliyoruz bu yarışta.

İnsanın gerektiği kadar masala ihtiyacı vardır. Yalnızca nerede ihtiyacı olduğuna ve bunu nerede kullandığına dikkat etmelidir. House'u sevmemin birçok nedeninden birisi de hayatın gerçek yüzünü izleyenlere sunmasıdır. Hayatta hatırlanacak olan ve büyütülen mutsuzluklardır. Son zamanlarda birkaç defa rastladığım bir güzel sözü paylaşmak gerekirse " insan hafızası mutsuzluklarıyla aynı yaştadır. " Bunun aksini iddia eden "çiçekçi böcekçi"ler olacaktır. Kendilerini avutma yoluna gitmiş masal dünyası insanlarıdır onlar. Bilmelilerdir ki bembeyaz bütün bir masa örtüsünde sadece birkaç siyah leke olsa bile bunlar dikkat çekecektir.

Bu arada dizilerimize eleştirilerimizin gölgesinde de kalsa Behzat Ç'ye ayrı bir yer açmak gerekir diye düşünüyorum. Konuyla ilgili geçenlerde bir sahne vardı ki çok beğendim. Behzat ve savcı yakınlaşmasında... Behzat'ın benden bir şey olmaz mutsuz oluruz biz hiç başlamayalım sözlerinin üzerine Savcı'nın Biz de mutsuz olalım sözü ... Bu final mutlu- mutsuz ve birlikte olmak kavramları üzerine "düşündürdü". Sorayım diğer yapımlarda adamın bu sözünden sonra kadının cevabı ne olurdu ?

House'un Life sucks fikrinin önde olduğu bu bölümde 13'e yeniden hoşgeldin diyoruz. Finalde beraber hayata ilişkin çözümlemeler yaparken bir yandan da cips yiyorlar (!). Birçok House final sahnesi gibi çok etkileyici buldum . Belki de uzun süreden sonra House bu kadar umutsuz kalıyor...

oTCwmq on Make A Gif, Animated Gifs
created using the animated gifs maker at MakeAGif
Burada da yakaladığım görüntülerden bir hareketli gif yapayım dedim. Daha iyisini nerede yaparım yardımcı olacak varsa önerilerini beklerim.

İzlemeyenler 7 sene geç kaldınız. Öneririm. Müdavimlere iyi seyiler !TwitterTwitter'da paylaş

11 yorum:

Ebru dedi ki...

Çok beğendim yazını. Biliyorsun House fanatiklerinden biriyim. Alışageldiğimiz masalsı anlatımlar yok cidden bazen hata yapabiliyor hatası ölümle sonuçlanabiliyor ve acı çekiyor acı çekerkenki halleri bile yaşamın çok içinden.

Behzat Ç.konusunda söylediğin sahnede bittim. Nasıl ağlıyordum 'Biz de mutsuz olalım' bir kadının bir erkeğe sevgisini böyle ifade etmesinde görünenden çk daha fazlası var(dı) inanılmazdı. Bu konu ile ilgili Losstime yazmıştı öneririm.
http://losstime-kaybedilenzaman.blogspot.com/2011/05/behzat-c.html

dalgaizleri dedi ki...

Teşekkür ederim Ebru abla ;) House'un acı çekmesini seviyoruz.
Eklediğiniz linkteki yazıya hemen baktım.

Ebru dedi ki...

Ben onun her haline ayrıca hastayım:))
Çok güzel geldi abla:)

Ful yaprakları dedi ki...

ben çok kalmışlardanım :))
bir ara eski sezonları toparlayıp başlamam lazım, arada aradan bir kaç bölüm izlemekle olmayacak bu iş farkındayım :))

dalgaizleri dedi ki...

Olmaz öyle . Bir başlasan arkası gelir diye düşünüyorum ama Ful :))

..Saadet ! dedi ki...

Dikkatimi çekmeyi başardın. İzlemeliyim diye düşünürken aynı zamanda iş, okul, kurs, ev, spor ile ilgili karmaşalarımın beynimde cirit attığına dair bir mutsuzluk beliriyor yüzümde.

dalgaizleri dedi ki...

Ne mutlu ! Bence de izlemelisin Saadet ;)

İş,House,okul,House,kurs,House,ev,House, spor ,House :))

mavi__elmas dedi ki...

Ben o geri kalmışlardanım ne yazıkki. Senin sayende bir kaç bölüm izlemişliğim var sadece. Eh geçen yıldı sanırım. Bir gün televizyon seyretmeye başlarsam kesin bu diziyi seyredeceğim ama önce tv ile aramı düzeltmem gerekiyor.Doğal olarak Behzat Ç. yi de bilmiyorum. Sadece karşı komşum hastası onu biliyorum. Velhasıl konusu nedir bilmem ama bu yazında bol miktarda mutsuzluk ve umutsuzluk kavramları gördüm. Dİzide gerçekçi kavramlar var olduğuna göre ve Doktorum tarafından kendime mutsuz olma ve acı çekme hakkını tanımadığım teşhisi konulduğundan ve bu konuda kendi kendime bir çözüm bulma adına sanırım bende bu dizileri seyretmeliyim.

dalgaizleri dedi ki...

Mutsuz olma ve acı çekme hakkı ? Bunu bana bir ara açıklayın lütfen.
Ben dalgaizlerinde bana göre en iyi bölümleri listelemeyi düşünüyorum. Hepsini izleyemeseniz de belki onlara bakarsınız.
Teşekkür ederim yorum için gördüğüme çok sevindim ;)

MAVİANNE dedi ki...

bu diziyi çok seven biri olarak tesbitleri çok beğendim. ve de behsat ç acaba House mı taklit ediyor diye düşündüğüm oluyor izlerken.anti kahraman . izlemek çok keyifli ve öğretici bence de.

dalgaizleri dedi ki...

Teşekkürler Mavi Anne ! Değil mi ? Sanki biraz karakterleri , dağınıklıkları belli bazı tepkileri...

Blog Widget by LinkWithin