Kitabın önsözünde Calvino şunları yazmış : "Görünmez Kentler bildik kentler değil ; kurmaca kentlerdir. Hepsine birer kadın adı verdim ; kitap kısa kısa bölümlerden oluşuyor. Bu bölümlerden her biri, her kent için ya da genel anlamda kent kavramı için geçerli bir ipucu sunmalı."
Marco Polo'nun Kubilay Han'a sunduğu bu 55 kent şiirsel bir dille okuyucuya sunuluyor. Kentlerin akla getirdikleri yine bu ikili arasında 5-10 şehir sunumu arasında kısa görüş alışverişlerine neden oluyor.
Anlatılan şehirler hayali gizli bir güce sahip gibi. Yazarın sayesinde şehrin mimarisi ve yaşayışının içinde buluyor okuyan kendisini. Polo belki de hayalindeki özlemindeki kentleri anlatıyor,bizler de belki aynı düşüncelerle kendi şehirlerimizi kuruyoruz. Şehirler önemlidir ve şehirlerin insanlarla bağı daha da önemlidir bence. Calvino'nun kitabında her şehir bir karakter taşıyor ve hepsinin bir düşünce sistemi var sanki...
En yalın öğeleri anlamak için bazen karışık olmak gerekir.Kitabın da biraz böyle bir yapısalcı havası var. Gerçekleri anlamak için biraz hayal ve masal da gerekir . Son zamanlarda böyle gerçeküstü ya da masalsı şeylere yöneldim. Gerçek ve hayal birbirinin sağlaması gibi. Aralarında ince bir perde var.
Kitabı okuduktan sonra internetten baktım da kitap birçok görsel sanatçıya ilham kaynağı olmuş. Nora Sturges'ın çalışmalarını ben çok beğendim. Hayal güçlerimize sınır koymak gibi olmasın ama Calvino'nun kitabında anlatılan şehirler Sturges'a göre böyleler :
Kitabın etkisinde ayracı sayfaların arasına bırakırkenki anlardan birinde çok güzel bir şarkı denk geldi. Sezen Aksu - Düş Bahçeleri . Kitabı okudum , kafamda filmini çektim ve soundtrack albümünün en başına da bu şarkıyı koydum. Bence tam da uydu !
8 yorum:
yazı pek keyifli olmuş.
teşekkür ederim Ful yaprakları.;)
Ağaca Tüneyen Baron'u çok sevmiştim.:)
Bu yazıdaki resimler çok güzel, bir de.
Kesinlikle ilham verici özellikle üslubu çok beğendim. Hep istemişimdir sevdiğim kitaplarda aklımda oluşan imajı resmetmeyi.
yazı, resimler çok güzel. ve elbette calvino, her zamanki gibi etkileyici. ben fotoğraflara da "resim" deyiveriyorum genellikle. bak burada bir resmi var, kucağında "görünmez kentler" :)
http://ztopya.tumblr.com/post/3066461047
Fotoğrafı da çok beğendim.Ben de sık sık kalem elimde okuyanlardanım. Kalem ,Görünmez kentler ve fotoğrafın hafif flu olması da manidar.
Sevgili Burak tarih olarak denk gelmese de aynı kitapları en fazla 1 yıl arayla okuyoruz:)
Ne hoş bir tesadüf Ebru abla. Belki de aynı tarihlerde okuyoruzdur da buraya yazış tarihleri farklıdır. Ayn kitaplaro okumamız çok güzel.:)
Yorum Gönder